Fiziksel Ürünlere Arayüz Tasarlamak
Sektör profesyonellerini konuk yazarlar olarak ağırladığımız UX Chronicles serisinin bu bölümünde, Nur Fındık Önal fiziksel ürünlere arayüz tasarlamaya dair deneyimini paylaşıyor:
Araç kullanırken, fırında yemek pişirirken veya çamaşır yıkarken bastığımız, çevirdiğimiz düğmeleri, geribildirim aldığımız ışıkları ve sesleri düşünelim. Kapağı kapanmadığı için bipleyen buzdolabının sesi, ışığı yanan bir fırın yada bir cihazın üzerindeki yanıp sönen bir gösterge. Cihazı açmaktan çalıştırmaya ve bitiş anına kadar birçok farklı eylem yapıyoruz.
Bu sırada ürünün butonlarına basıyor, düğmelerini çeviriyor, arada kontrol ediyor, cihazın temizlik ve bakımlarını yapıyoruz. Günlük hayatımızda fiziksel arayüzlerle, dijital arayüzlere göre daha farklı şekillerde etkileşim kuruyoruz.
Fiziksel Ürünlere Arayüz Tasarlamayı 7 Başlıkta İnceleyelim:
Üretim Kısıtlarını Detaylıca Anlama
Fiziksel Arayüzlerde Tasarım Elemanları
Fiziksel Elemanlarla Arayüzün İlişkisi
Fiziksel-Dijital Arayüz Uyumu
Ortak Bir Tasarım Dili Oluşturma
Fiziksel Arayüzlerde Prototipleme
Disiplinlerarası Bir Ekiple Çalışma
1.Üretim Kısıtlarını Detaylıca Anlama:
İlk adımımız, ürünün ne iş yaptığını ve nasıl çalıştığını tüm detaylarıyla anlamak ile başlıyor. Yazılım ve donanım kısıtları neler? Elektronik tasarımında kullanılacak yapılar, sesli geribildirim, görsel geribildirim, butonlar ve ekran için ne tür teknolojiler kullanılacak? gibi sorularla başlıyoruz.
2.Fiziksel Arayüzlerde Tasarım Elemanları:
Tasarım sürecine geçtiğimizde, dijital ürün tasarım sürecine benzer olarak, kullanım akışları, bilgi mimarisi ve arayüz tasarım detaylarını çalışıyoruz. Dokunmatik tuşlar, çevirmeli düğmelerdeki dokunsal geribildirimlerin hızı ve hassasiyeti, deneyimi ve kalite algısını etkileyen önemli noktalar. Bir tuşa bastığımızda aldığımız ışık veya sesli geri bildirimlerde, ses tasarımı, ışığın rengi, parlaklığı ve animasyonların detaylı bir şekilde kurgulanması gerekiyor. Dijital arayüzlerden farklı olarak dinamik yazı alanları yerine led ikonlarının kullanımı yaygın olduğundan ikonlar ve başlıklar arayüzün kullanılabilirliğini çok etkiliyor.
3.Fiziksel Elemanlarla Arayüzün İlişkisi:
Eğer ürün üzerinde, TV ve telefonlarımıza benzer bir ekran varsa, etrafındaki fiziksel elemanlarla ilişkisi ve navigasyon kurgusunun kullanım akışını zorlaştırmadığına daha fazla dikkat etmek gerekiyor.
4.Fiziksel-Dijital Arayüz Uyumu:
Ek olarak, ürün üzerindeki fiziksel ve dijital arayüzün renk, parlaklık, tasarım konusunda da birbiriyle tutarlı olmasını gözetmek gerekiyor. Seçtiğimiz malzemeler ve üretim teknikleri de tasarımı doğrudan etkiliyor.
5.Ortak Bir Tasarım Dili Oluşturma:
Farklı cihazların kullanım senaryoları değişse de üzerindeki göstergeler, ışıklar, renkler, yanıp sönme durumları üzerinden bir iletişim dili var ve tüm cihazlarda benzer şekilde tasarlanması, ortak bir dil yaratmayı sağlıyor.
6.Fiziksel Arayüz Tasarımında Prototipleme:
Prototipleme konusu, fiziksel arayüz tasarımında daha zor çünkü gerçeğe en yakın deneyimi sunmak için elektronik kartın ve ürün panelinin gerçeğe uyumlu şekilde prototiplenmesi gerekiyor. Bu da bir dijital prototipe göre daha uzun zaman alması demek. Dijital ürünlerden farklı olarak, elektronik kart tasarımı tamamlandıktan sonra tasarımda donanımsal bir değişiklik yapmak mümkün değil, bu nedenle tasarım sürecinde alınan kararlar ürüne gelebilecek ek özellik, teknolojileri de kapsamalı ve ürünün farklı versiyonlarına da uyumlu olmalı.
7.Disiplinlerarası Bir Ekiple Çalışma:
Endüstriyel tasarım, kullanıcı deneyimi ve görsel iletişim tasarımı disiplinlerini bir araya getirdiği için büyük bir tasarım ekibiyle çalışmak gayet keyifli.
